sadsad x
asdasd

Nihayet - Mart 2022 / Sayı 087

Ketebe Dergi  Nihayet Dergisi Barkod : 4348721100087
24,00 TL
Parapuan :
480
Yazar : Nihayet Dergisi Yayınevi : Ketebe Dergi Sayfa Sayısı : 104 Ebat : 20,5x30 cm Cilt Tipi : Kitap Kağıdı Dil : Türkçe Barkod : 4348721100087
Planlanan Kargoya Teslim : 28.04.2024
Tavsiye Et Fiyat Alarmı
Not :
750 TL ve Üzeri Alışverişlerde KARGO BEDAVA !
  • Ürün Özellikleri
  • Ödeme Seçenekleri
  • Yorumlar (0)
  • Tavsiye Et
  • Resimler
  • Öneri Kutusu
  • 87.SAYI - MART 2022

    TREN AŞKINA

    Bir yandan yüksek hızlı trenin yaygınlaşması, öte yandan kışın popülerleşen doğu seferleri, hayatımızda daha az yer kaplamaya başlayan ve lastik tekerlek karşısında gerileyen trene iade-i itibar sağladı. Trenin kendisi kadar, tren etrafında oluşan kültür de iz bırakan cinsten. Hemen her şehirde ve hatta ilçede bir İstasyon caddesi vardır. Önünde taksiciler bekler; Demirspor lokali işler; yakınlarında berberiyle, lokantasıyla, bazen çay bahçeleriyle bir istasyon iklimi yaşar. Otogarlar kadar kaotik değildir. Çünkü istasyona uğrayan tren sayısı son derece mahduttur. Bu sebeple gürültüsü az, giren çıkanı sınırlı, otogarların sağladığı çeşitliliğe ve renkliliğe sahip değildir. Bu yönüyle hem daha mütevazı durur, hem de daha devlet gibi kontrollüdür. Nihayet bu sayısında trenle olan ilişkimizi masaya yatırıyor.

    Dosya, Mustafa Orman’ın “Bu Yol Nereye Gider, Bu Tren Nerede Durur?” başlıklı yazısıyla açılıyor. Orman, tren anılarını da dahil ederek demir ağların hayatımızda kapladığı noktalara temas ediyor. İlker Şahin ise “vagon”dan “katener”e birbirinden farklı kelime ve tabirlerle tren sözlüğünü okura sunuyor. Kübra Kuruali Yaşar, “Sirkeci’den Münih’e Giden Gurbetçi Trenleri” başlıklı yazısında Almanya’ya işçi olarak giden Türklerin trenle olan ilişkisini anlatıyor. M. Burak Manav da II. Dünya Savaşı’ndan sonra TCDD tarafından kurulan “Demir Spor”ların hikâyesine odaklanıyor. Merve Akbaş, Yedikule’de uzun yıllardır berber dükkânı işleten İstasyon Berberi Cavit Durukan’la semtin trenle olan ilişkisini konuşuyor.

    Nihayet’in Kayıtlar, Hayat Memat ve Kültür Atlası sayfalarında da okuru birbirinden önemli yazılar bekliyor.

    Mustafa Özel, “Felsefe ve Romanda Kalp Ağrısı” başlıklı yazısında romanla ilişkisini arttıran Balzac, Conrad gibi yazarların eserlerini edebiyat ve felsefe ilişkisi üzerinden yorumluyor.

    Cihan Aktaş, kent mimarisinin komşuluk ilişkilerine olan etkilerini masaya yatırıyor.

    Kübra Kuruali Yaşar, Hayat Nur Artıran’la Şefik Can Dede’nin hatıralarını konuşuyor.

    Şeyma Samur, bugünlerde savaşın ortasında kalan Lviv’i bir kent ve kültür coğrafyası olarak anlatıyor.

    “Evrak-ı perişan arasında” serisine devam eden Necati Tonga ise “İlhan Berk’in İstanbul Yazıları” başlığı altında şairin İstanbul’la olan sevgisini yorumluyor.  

    Tahsin Yıldırım, Neyzen Tevfik’in akıl hastanesiyle olan ilişkisini kaleme alıyor.

    Ömer Yalçınova ise John Steinbeck’in roman karakteri olan Mac’in analizini sunuyor.

    Murat Bozkurt da ünlü yönetmen Krzysztof Kieślowski’nin Renk Üçlemesi’ni “Yaşamın ve Yazgının Devri Bağlamında” başlığı altında inceliyor.

    Kübra Kuruali Yaşar Bağlama Virtüözü Ümit Yılmaz’la, Derya Türkan ile beraber çıkardıkları Seyr-i Ahenk adlı yeni albümü konuşuyor.

    Merve Akbaş, geleneksel sanatlar üzerine çalışan sanatçıların eserlerini bir araya getiren İkinci Yeditepe Bienali’nin sanatseverlere neler öğrettiğini sorgularken, Aleyna Ayan Kelimat Sanat Galerisi’ndeki “Kadın Sanatçılar - Karma Sergisi” küratörü olan Adnan Alahmad ile konuşuyor. 

    Serdar Gürçay Arnavutluk’ta tanıştığı insanların yaşamlarına mercek tutuyor.

    Mustafa Olgun ise “Rastlaşmalar” başlığı altında Suriye’ye dair fotoğraflı izlenimlerini sunuyor

Editör Tavsiyesi Tümünü Gör
T-Soft E-Ticaret Sistemleriyle Hazırlanmıştır.